Türk Yurdu’nun saygıdeğer okuyucuları, Türkiye geçen ay olduğu gibi bu ayı da şehitlerin nuru altında geçirdi. Allah, milletimize ve ordumuza zeval vermesin; geleceğimizin şekillenmesinde, şehitlerimizin bir damla kanının dahi yeterli olacağına inanıyoruz. Bu bir damla kan ise o toprakların “Türk vatanı” olması için yeterlidir. Biz zaten o kanı, o topraklara yüzlerce yıl önce akıtmıştık.

Bu sayımızda, geçen sayımızda olduğu gibi Suriye hakkındaki değerlendirmeleri okuyacaksınız. Abdülkadir İlgen Hocamız, “Tuhaf Zamanlar” yazı dizisine devam ediyor. Turhan Yörükân Hocamız, psikoloji konulu yazılarını bu sayımızda da devam ettirdi. Süleyman Eryiğit ise “felsefe” konulu yazılarını sürdürüyor.

Eğitim devletimiz ve milletimizin en önemli sorunlarından biridir. Cumhuriyet’in kuruluşundan itibaren üzerinde en çok durulan ve bugüne kadar neredeyse “yapboz tahtası”na dönen öğretmen yetiştirme hakkında, S. Tunay Kamer Hocamız düşüncelerini yazdı.

Türk dünyası, her durum ve şart altında Türk milliyetçilerini ilgilendirir. Prof. Dr. Fırat Purtaş, Türklüğün önemli kuruluşlarından “Türk Keneşi”ni; Cengiz Aslan, Kazak sinemasını yazdı; ayrıca “Türk Dünyası Edebiyatından Okumalar” yazı dizimiz, Aysun Kanmaz’ın Azerbaycan edebiyatı örneğiyle devam ediyor.

“Göç”, Türklüğün kadim tarihinden beri yaşadığı, bugün dahi sorunlarını çözmeye çalıştığımız bir olgudur. Konunun edebiyatla ilişkisini, Hocamız Canan Olpak Koç ele aldı.

Bu yıl; Türk edebiyatı, Türkçe ve Türkçülüğün önemli temsilcilerinden Ömer Seyfettin’in ölümünün 100. yılı. Onun hakkındaki bir yazıyı Halistin Kukul Hocamızın kaleminden okuyacaksınız. Ayrıca Türk Ocakları Genel Merkezi, Ömer Seyfettin konulu bir hikâye yarışması düzenledi. Katılım şartlarını, Genel Merkez’in internet sitesinden öğrenmek mümkündür.

Önümüzdeki sayılarda buluşmak üzere…